Türkçe Soruları kategorisinde tarafından

Mehmet Akif Ersoy Bülbül Şiiri günümüz Türkçesi sözlerini paylaşırsanız sevinirim.

Mehmet Akif Ersoy Bülbül Şiiri günümüz Osmanlıca sözlerini paylaşırsanız sevinirim.

Mehmet Akif Ersoy bülbül şiiri hikayesini paylaşabilir misiniz yani Mehmet Akif Ersoy Bülbül Şiiri hangi olay üzerine yazılmıştır?


Mehmet Akif Ersoy Bülbül şiirinin türü nedir?

1 cevap

0 oy
tarafından
 
En İyi Cevap

Mehmet Akif Ersoy bülbül şiiri hikayesi, Mehmet Akif Ersoy Bülbül Şiiri hangi olay üzerine yazılmıştır?

8 Temmuz 1920 tarihinde Ankara saldırmak için hazırlanan Yunan kuvvetleri, Bursa’ya girmişlerdi. Burada yaşanan olaylar Türk milli mücadele tarihinin en üzücü olayları arasında yer alır. Bursa’ya giren Yunan ordusunda teğmen olan başvekilleri Venizelos’un oğlu Sofokles (daha sonraları başbakan olarak ülkemizi ziyaret etmiştir) ilk olarak Osmanlı devletinin kurucusu olan Osman Gazi’nin türbesine girmiştir. Orada sandukaya ayağını koyarak çektirdiği fotoğraf tüm dünya basınında yer almıştır. Bir süre türbenin içinde kılıcını sallayarak dolaştıktan sonra zafer kazanmış bir kumandan havasına bürünen Venizelos’un oğlu, ayağını sandukanın üzerine koyup kılıcına dayanarak fotoğrafçıya “Çek bakalım bir Bursa hatırası” diye seslenmiştir.

image

Bu haberler Türk basınında da büyük yankı uyandırmıştı. Bütün ülke kan ağlıyordu. Artık Yunan orduları Ankara’ya saldırıya geçmişlerdi. Şehirlerimiz birer birer Yunan işgaline geçiyordu. Ordularımız son savunma hatları olacak olan Sakarya’nın doğusuna çekilmeye başlamışlardı. Yunan yanlısı Batı basınında hemen her gün manşetten verilen savaş haberleriyle bütün dünyanın gözleri Ankara’ya dönmüştü.

Bu acı olayların haberi bütün vatanımızda bir alev dalgası gibi dolaşırken Ankara’da TBMM’de Burdur millet vekili olarak vazifesine devam eden Mehmet Akif Ersoy, Bülbül adlı şiirini bu üzüntülü ortamda bir gece içinde bitirir. Mehmet Akif Ersoy’un yanında bulunan ve bu şiir yazılırken çekilen üzüntüleri sonrasında yayınladığı hatıralarında olduğu gibi aktaran oğlu Emin Ersoy, Mehmet Akif Ersoy’un şiirini bütün gece hiç durmadan ağlayarak yazdığını dile getirmiştir.


Mehmet Akif Ersoy Bülbül şiirinin türü nedir?

Mehmet Akif Ersoy Bülbül şiirinin türü lirik şiirdir.

Lirik şiir ne demek sözlük anlamı?

Şairin duygularını ya da toplumun ortak duygularını yansıtan, coşkun, akıcı ve ateşli bir dille anlattığı edebiyat eserlerinin genel adıdır. Lirik şiir sözlük anlamı ise; ilhamla dolu, coşkun demektir.


Mehmet Akif Ersoy Bülbül Şiiri günümüz Türkçesi sözleri
Bütün dünyaya küskündüm, dün akşam pek bunalmıştım:
Sonunda bir zaman kırlarda gezmiş, köyde kalmıştım.
Şehirden çıkmak isterken sular zaten kararmıştı;
Pek ıssız bir karanlık sonradan vadiyi sarmıştı.
Işık yok, yolcu yok, ses yok, bütün varlıklar sessiz....
Bu büyüyü bozmuyor bir kez.
Buranın hali, insanlığın halidir sandım;
Dönüp geçmişe baktım, ne ayrılıklar, neler andım!
Taşarken beynimden, binlerce anı,
Gecenin göğsünden yayılan feryad,
O büyülü susuşu, birdenbire coşturdu:
Ki vadiden bütün, yer yer, ağlayışlar duyuldu
Ne dokunaklı nağmeler, Ya Rab, ne ürperten anlardı:
Ağaçlar, taşlar ürpermişti, sanki Mahşer'in çağrısıydı
-Eşin var, yuvan var, baharın var ki beklerdin.
Kıyametler koparmak neydi ey bülbül, nedir derdin?
O zümrüt tahta kondun, bir göksel saltanar kurdun,
Bütün dünya çiğnense, çiğnenmez senin yurdun!
Bugün bir yemyeşil vadi, yarın gül bahçeleri,
Gezersin yuvan şen, için şen, bütün dünyan şen!
İsterse solmayan bir zemin, senin ruhu
Ufuklar, sonsuz uzaklıkları mahkum eder kanatların,
Sen ki kayda sığmazsın, kanatlandın mı uzaklara
Hayatın en güzel hayaldir, esirler diyarında
Neden öyleyse yas tutarak, günlerin tükenmede?
Niçin bir damlacık göğsünde, denizler çalkalanıyor?
Hayır yas senin değil, yas benim hakkım;
Yüzyıllar var ki, aydınlık görmedi benim ufuklarım.
Kimse gideremez derdimi. Baharda bile sonbahardayım.
Bugün yersiz yurtsuz serseriyim, öz yurdumda.
Ne acıdır ki: Doğunun ben vefasız, kansız evlad
Batılı olma hayaline çiğnettim, gerçek atalarımı!
Hayalimden geçerken şimdi, kafam allak bullak yine,
Salahaddin Eyyübilerin, Fatihlerin yurdu.
Ne beladır ki, kilise çanları inlesin beyninde Osman'ın;
Ezan sussun, gökten silinsin çağrısı Mevla'nın!
Ne acıdır ki: koca bir maci hayal olsun!
O güç, o kuvvet harap olsun, toz toprak olsun
Çökmüş bir kubbe kalsın camisinden Yıldırım Han'ın;
Düşman ayağıyla çiğnensin, büyük mezarı Orhan'ın!
Ne büyük yıkılış ki, dinin yurdu devrilip taş taş,
Sürünrün şimdi milyonlarca yurtsuz kalan dindaş!
Yıkılmış ocalar yerde işkenceyle kıvransın;
Serilmiş gövdeler, binlerce, yüz binlerde doğransın!
Dolaşsın, sonra, İslam'ın yurdunda, İslam'ın düşmanları,
Benim hakkım, bülbül sus, senin hakkın değil yas!

Mehmet Akif ERSOY

Mehmet Akif Ersoy Bülbül Şiiri günümüz Osmanlıca sözleri
Eşin var, aşiyanın var, baharın var, ki beklerdin;
Kıyametler koparmak neydi ey bülbül, nedir derdin?
O Zümrüt tahta kondun, bir semavi saltanat kurdun;
Cihanın yurdu hep çiğnense, çiğnenmez senin yurdun,
Bugün bir yemyeşil vadi, yarın bir kıpkızıl Gülşen,
Gezersin, hanümanın şen, için şen, kâinatın şen.
Hazansız bir zemin isterse, şayet ruh-i ser-bazı,
Ufuklar, bu’d-i mutlaklar bütün mahkûm-i pervazın.
Değil bir kayda sığmazsın, kanatlandın mı, eb’ada;
Hayatın en muhayyel gayedir ahrara dünyada,
Neden öyleyse matemlerle eyyamın perişandır?
Niçin bir damlacık göğsünde bir umman huruşandır?
Hayır, matem senin hakkın değil… Matem benim hakkım;
Asırlar var ki, aydınlık nedir, hiç bilmez afakım!
Teselliden nasibim yok, hazan ağlar baharımda;
Bugün bir hanımansız serseriyim öz diyarımda!
Ne hüsrandır ki: Şark’ın ben vefasız, kansız evladı,
Serapa Garba çiğnettim de çıktım hak-i ecdadı!
Hayalimden geçerken şimdi, fikrim herc-ü merc oldu,
Selahaddin-i Eyyubi’lerin, Fatih’lerin yurdu.
Ne zillettir ki: nakus inlesin beyninde Osman’ın;
Ezan sussun, fezalardan silinsin yâdı Mevla’nın!
Ne hicrandır ki: en şevketli bir mazi serap olsun;
O kudretler, o satvetler harap olsun, türap olsun!
Çökük bir kubbe kalsın mabedinden Yıldırım Han’ın;
Şenaatlerle çiğnensin muazzam kabri Orhan’ın!
Ne haybettir ki: vahdet-gahı dinin devrilip, taş taş,
Sürünsün şimdi milyonlarca me’vasız kalan dindaş!
Yıkılmış hanımanlar yerde işkenceler altında kıvransın;
Serilmiş gövdeler, binlerce, yüz binlerce doğransın!
Dolaşsın, sonra, İslam’ın harem-gahında na-mahrem…
Benim hakkım, sus ey bülbül, senin hakkın değil matem!

Bulabilirim.com

Sorularınızı konusunda uzman kadromuz ve diğer kullanıcılarımızla çok kısa sürede cevaplıyoruz.

16,576 soru

16,754 cevap



...